0 Nihayet İzledim "Teklif"

Ne zamandır izlemek istediğim bir film vardı : "Teklif"(The Proposal).Sandra Bullock'un bir filmi.Çok seviyorum bu kadını ya :) Bayılıyorum bütün filmlerine.Çoğu filmini izlemişimdir ve hepsi ayrı güzel, ayrı keyifli.Zaten bayılıyorum film izlemeye.Benim için bir tutku.Hatta geçen yıl her gün bir ya da iki film izliyordum.Hastalık derecesine gelmişti neredeyse.Ama bu yıl vaktim pek olmadığından ayda bir izliyorum.Neyse gelelim Sandra Bullock'a...

İlk serüven "Sen Uyurken" adlı filmiyle başladı.Bu filmi izledikten sonra hayranı oldum bu kadının.Sonra gördüğüm bütün filmlerini izledim."Göl Evi" de fantastik ve romantik olan çok güzel bir filmdi.Beni çok etkilemişti.En sonunda da "Teklif" filmini izleyebildim.Ba-yıl-dım diyebilirim.Zaten duygusal bi insanım.Yükselenim balık maalesef :)) Her ne kadar duygusallığı sevmesem de duygusal bi insanım :) Bu film de işte romantik-komedi türünde bir film.Biri dergi editörü ve diğeri de onun yardımcısı.Her ikisi de birbirinden nefret eden iki insan.Ama bir mecburiyet sonucu evlenmek zorunda kalıyorlar.İşin tuhafı da kadın erkeğe evlenme teklif ediyor :) Duygusal olduğu kadar da bayağı eğlenceli ve komik bir film :) Birbirinden nefret eden bu iki insan birbirlerini tanıdıkça aşık olurlar.Asla söylemeyecekleri bazı özel sırlarını söylerler ve bu sayede daha iyi tanıma fırsatı yakalarlar.Hani derler ya "en büyük aşklar nefretle başlar" diye işte bu da onun gibi bir şey.

Duygusal filmleri severim bu da bana hitap eden bir film oldu.Her filmi kolay kolay beğenmem ama bu filmi sevdim.Ne de olsa merak ediyordum beklentilerimi karşıladı en azından :)

Romantik-komedi seven herkese mutlaka tavsiye ederim.


Pin It

1 Bir Veda Sahnesi...

Son zamanlarda her yerde duyulan bir film var.Alacakaranlık(Twilight)...
Filmi ben de izledim ve çok beğendim.Beğenilmeyecek gibi de değil zaten.Sonsuz bir aşk hikayesi...
Kim istemez ki aşkı sonsuz olsun.Kim istemez onun için hayatını tehlikeye atacak kadar bir seveni olsun.Kim istemez ki olağanüstü güçleri olan ve onu ölesiye seven bir aşkı olsun...
İşte bu filmde bütün bunlar var.Ve böyle bir aşk isteyen herkes bu filme hayran ben de dahil :)
Her ne kadar günlük hayatımızda böyle şeyler olmasa da izlemek ve okumak da bizi mutlu ediyor.
Bu film aslında bir kitaptan filme uyarlanmış.Film çekilmeden önce de zaten kitabın bir sürü hayranı varmış.Film çekilince tabi hayranları kat kat arttı.
Dünyada sanırım 50 milyon hayranı olan bir seri.Serinin 4 kitabı var: Alacakaranlık, Yeni Ay, Tutulma, Şafak Vakti.5. kitapta yolda geliyor, yazar tarafından şu an yazılıyormuş.
Filmi izledikten sonra kitabını aldım ve o büyünün içine ben de katıldım...
Gerçekten çok sürükleyici bir seri, insan eline alınca bırakmak istemiyor.Saatlerce, aralıksız kitabı okuyabiliyorsun.Serinin bütün kitaplarını bir haftada bitirenler duydum, o derece hastalık yapan bir seri :)
1. film çok tutulduğu için şimdi 2. film çekilde ve 20 Kasım'da gösterime giriyor.Büyük bir merak ve heyecanla 2. film olan Yeni Ay(New Moon)'ı bekliyorum.Birçok fragmanı gösterime girdi.Verilen fragmanlarda neredeyse filmin yarısını görmüş oldum :) Bugün de filmin en heyecanlı ve bir o kadar da acıklı olan ayrılık sahnesinin görüntüleri internete düşmüş.En merak ettiğim sahnelerden biriydi.Netten pek fazla heyecanı olmuyor ama sinemada izlediğim zaman kesin ağlarım diye düşünüyorum :)
Bütün seriyi okuyunca onların aşkının büyüklüğünü görüyorsun ve bir sahnede de olsa onların aylığını görmek çok üzücü :(
Sözün kısası bir an önce 20 Kasım gelse de filmi izlemeye gitsek bu büyük bekleyiş de bitse...





Yeni Ay(New Moon) filminden "Ayrılık Sahnesi" videosu için tıkla







Pin It

0 Puantiyeli Olan Her Şey

Bu aralar puantiye olan her şeye bayılıyorum.Gözüme çok güzel görünüyorlar :) Nette de bir küçük araştırma yaptım ve çok cici şeyler buldum.Kıyafetler hem spor hem klasik olarak kullanılabiliyorlar.Her ne kadar siyah beyaz olanı insanı hipnotize ediyor gibi olsa da :) çok güzel görünüyorlar.

Pin It

0 Türkçesi Varken...

Az önce "Türkçesi Varken!" diye bir blog eklentisi gördüm, çok hoşuma gitti.Eğer ekleyebilirsem birazdan bloguma eklerim.Çok güzel bir uygulama.Artık yabancı diller hayatımıza o kadar girdi ki neredeyse kendi dilimizi unutacağız.Ben insanları anlayamıyorum nedir bu özenticilik.Tamam demek varken neden OK deniliyor.Birilerine hava atmak, ben başka dil biliyorum edasında bazen anlamını bile bilmedikleri kelimeler kullanıyorlar.Böyle giderse durum vahim.Zaten ülkenin durumu kötü bir de dilimizi kaybedersek o zaman vay halimize!
Dil bir millet için çok önemlidir.Bir millet dilini kaybederse her şeyini kaybeder.Benliğini, kültürünü.Neden başka ülkenin insanları kültürüne, diline sahip çıkıp, onu göklere çıkarırken bizim insanımız utanıyor.
Üniversitedeyken bir hocam Fransızların çok iyi İngilizce bildiklerini ama mecbur kalmadıkça konuşmadıklarını söylemişti.Karşıdakinin Fransızca konuşmasını beklerlermiş.Bir de turizmci bir arkadaşım Rusların da iyi İngilizce bildiğini ama yine mecbur kalmadıkça konuşmadıklarını, kendi dillerini tercih ettiklerini söylemişti.Ama bizim ülkemizde ne yazık ki böyle değil.Bir yabancı özenticiliğidir gidiyor.
Bir de Ayşe yerine Ayshe, evet yerine ewet gibi kelimeler kullanılmaya başlandı.Bu da İngilizce-Türkçe karışımı ne olduğu belli olmayan bir dil.
Yabancı dil bilmeyelim demiyorum tabi ki ne kadar çok dil öğrenebilirsek öğrenelim, farklı kültürleri tanıyalım, genel kültür olarak kendimizi geliştirelim; ama kendimizinkinden utanmayalım.Kendi özümüzü kaybetmeyelim.En önemlisi de dilimize sahip çıkalım! Pin It

0 İsyanım Vaaarrr!!!

Neden mi?Çünkü hep erteliyoruz ya da ben erteledim.Hayatımız hep bir erteleyiş.İyi bir yerlere gelebilmek, iyi şartlarda yaşamak ya da ailemizi mutlu etmek adına erteliyoruz.Hayallerimizi, hobilerimizi, yapmak istediğimizi her şeyi ve kısacası hayatımızı...
Önce iyi bir ortaokula gidebilmek amacıyla benim zamanımda olan Anadolu ve Fen Liseleri'ne Giriş, Devlet Parasız Yatılı Okulu sınavlarını kazanabilmek için ilkokulda erteledik!Sonra İyi bir liseye gidebilmek için LGS'ye hazırlık derken ortaokulda erteledik!Daha sonra iyi bir mesleğim olsun, ailem benimle gurur duysun, emeklerim boşa gitmesin de en azından iyi bir üniversite kazanayım derken ÖSS'ye hazırlanırken erteledik!Sonra okulu uzatmadan zamanında bitirelim insanlar laf etmesin, bir an önce işimizi elimize alalım derken üniversitede erteledik!Şimdi de bu kadar okuduk en azından okuduğumuza değsin, devlete memur olarak atanalım derken erteliyoruz!!!
Yani böyle işte hayatımız hep bir erteleyiş.Sevdiğimiz hobiler hep arka plana atıldı.Hala da atılmakta...Bu gidişe bir dur deme ihtiyacı hissediyorum ama elimden bir şey gelir mi bilmiyorum çünkü ülkemizdeki eğitim sistemi bunu gerektiriyor!Yıllardır hala oturtulmamış bir eğitim sistemine sahibiz maalesef.Ben bu sınavlardan birine hazırlanırken sistem 2 defa değişmişti.
Bu sistem böyle giderse daha birçok kişi hayatını ertelemek zorunda kalacak.Oysa belki bu erteleyişler olmasa her şey çok daha güzel olacak.Herkes sevdiği mesleği yapacak, işinde daha mutlu olacak, ülkedeki sistem çok daha güzel ilerleyecek...
Kimse hayatını ertelemesin, neyi istiyorsa onu yapsın.Yoksa bu erteleyişlerin sonu yok.Hayatımız bomboş ve anlamsız akıp gidiyor, siz bunu yapmayın.
İkinci bir yaşama hakkımız, bunu iyi kullanalım... Pin It

0 Deneme bir ki üç :)

Sonunda benim de artık bir blogum var.Bir gün bir konu ararken karşıma blog sayfaları çıktı ve içlerinde gayet güzel, eğlenceli paylaşımların yapıldığı bloglar gördüm ve neden benim de olmasın dedim :) Hemen bundan edinmeliyim benim de olmalı diye düşündüm.Hemen bir blog açtım.Ama kullanmaya yeni başlıyorum biraz geç oldu :)
Html kodları biraz beni deli etse de içinden çıkacağıma eminim, elimden kurtulamaz :) Biraz uğraşlarım sonucu hiç bilmeden bu hale getirdim ve öğrenince neler olacak kim bilir :) Artık neler paylaşırım bilmiyorum ama beni rahatlatacak bir yer olacağı kesin.Şimdilik kendime keyifli paylaşımlar diliyorum :)) Pin It